Fotoğraf: Oruç Aruoba
Yol, kendine bir yer bulamamış kişinin özlemidir.
Kendi yerini yerleşiklikte bulamayan kişi, onu yolculukta arar.
Yerini yitiren kişi, yola çıkmak zorundadır.
Yerleşiklik, herbir yandan bağlandığımız, hepsi de gergin zincirlerin verdiği
bir dinginliktir ancak -yani, bir sıkı kölelik ...
Yerleşiklikten rahatsız olan kişinin gezginlikte aradığı, aslında,
yerleşebileceği bir yerdir: Düzenini bozarak gezginliğe çıkan kişi,
kendi düzeninin peşine düşmüştür.
Düşüncenin devinimi, düşünen kişinin devinmesidir ancak
-onunla gerçekleşebilir ancak: Yerleşik kişinin düşünceleri de durağan olur.
Bir yerde ('bir süre için' diyerek) dinelen kişi için en büyük tehlike, o yere yakınlık duyması; o yeri, bütün yollarının sonu, bütün yönlerinin ereği sayması; yerleşebileceği bir yer saymasıdır -en büyük tehlike, huzurlu yerdir:-Mezardır orası ... Her bir yorgun yolcunun dineldiği yer, dinlenmiş bir yolcunun yola çıktığı yerdir.
Yola çıkacak kişinin aşması gereken ilk ve en önemli engel,
kendi yerleşikliğidir kendi yeri -kendisidir ...