
Kabaetlere dair [callipygien] bir
deneyim olan sodomi, cinsiyetler arasındaki belirleyici sınırları ortadan
kaldırdığından Sade'a göre tüm sapkınlıklar için kilit simge durumundadır.
Sade için sapkınlığın merkezinde
sodomi bulunmaktadır. Bütüncül canavarlık olgusunu oluşturacak olan diğer tüm
sapkınlık durumlarını sodomi ile bir benzerlik ilişkisinden yola çıkarak
yorumlar.
Ahlakı teoloji tarafından genel
kabul görmüş bir Kitab-ı Mukaddes terimi olan sodomi’nin içeriği, eşcinsel
pratikle sınırlı değildir: Aynı şekilde, özünde bir sapkınlık olarak niteleyemeyeceğimiz
eşcinsellik olgusunu, bir sapkınlık olan sodomi’den ayırdetmek gerekmektedir.
İnsan topluluklarının tarihinde defalarca görüldüğü üzere, tıpkı heteroseksüel
davranış biçimleri gibi, eşçinsel gelenekler de kurumsal yapılar oluşturmaya
elverişlidir. Buna karşılık sodomi, karşı çoğunluğa ait bir eylem olarak
telaffuz edilmektedir ve Sade'ın gözünde sodomiyi son derece belirleyici kılan
da budur: öyle bir eylem ki insan türünün üreme ve yayılma yasasına darbe
indiriyor ve böylece türün bir bireydeki ölümüne tanıklık ediyor. Sadece bir
red halinin değil aynı zamanda bir saldırganlığın da kanıtı: üreme eyleminin
simülakrı olarak bir yandan da bu eylemin alaya alınması. Bu aynı zamanda, bir
öznenin aynı cinsiyetteki başka bir özne üzerinde uygulamayı hayal ettiği, birbirlerinin
sınırlarının karşılıklı ihlali sayılabilecek bir yıkımın da simülakrıdır.
Karşı cinsten birinin üzerinde uygulandığında ise bir başkalaşım
[metamorphose] simülakrı olur ve her zaman büyülü bir çekiciliği vardır.
Aslında, bireylerin organik özgüllüğünü [specifite oranique] ihlal ettiği sürece,
bu jest varoluşa, insanların birbirleri içinde başkalaşmaları prensibini dahil
eder ki bütüncül canavarlığın yeniden üretmeye yöneldiği ve ateizmin nihai
uygulaması olan evrensel fahişeliğin varsaydığı budur.
Klossowski
"Komşum Sade"
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder