
Hepimiz anne ve babalarımıza anlatmalıyız. Hepimiz ailelerimize anlatmalıyız. Hepimiz arkadaşlarımıza anlatmalıyız. Hepimiz iş arkadaşlarımıza anlatmalıyız... Çocukken bize yapılanların tacizden aşağı kalır yanı yoktu... Kendinizi ve kabuğunu kıramayan herkesi özgür bırakın. Kabuğunu kıramadığını bildiğiniz herkesin, arkadaşlarınızın, aile fertlerinizin, iş arkadaşlarınızın kabuklarını kırmaları için başlarının etini yiyin. Eşcinsel olduğunu bildiğiniz iktidar sahiplerine baskı yapın. Onlara mektuplar gönderin. Telefon edin. Faks gönderin. Sokakta yollarını kesin. Onlara bir sorumlulukları olduğunu söyleyin; kendilerine, sizlere ve insanlığa karşı.
Signorile, kariyerinin zirvesine geldiği sırada, kabuğunu kırmak kavramı tamamen kullanılmış bir şeydi. Yukarıdaki paragrafın alındığı kitaba, Signorile şu alt başlığı koymuştu: "Seks, Medya ve İktidarın Kabukları." Ya şu, ya da buydunuz. Bir kadınsanız ve diğer kadınlarla sevişiyorsanız veya seviştiyseniz ve kabuğunuzu kıramadıysanız, o zaman kabuğun içindeydiniz. İki seçenek vardı: gey ya da heteroseksüel; Narnia ya da İngiltere. Eşcinselliğin başlangıcını oluşturan Ulrich ve Hirschfeld'in biyomedikal tanımlamalarının doğal uzantısı olan kabuk kavramının ortaya atılmasıyla birlikte iki dünya yaratılmıştı. Bizim Narniamız kabuğun içinde değil dışında olsa da, hem geyler, hem de Lewis'in Pavensie çocukları olarak bizler daha heyecan verici bir dünyaya, kendimize karşı daha dürüst olabileceğimiz, yapımızdaki özgünlüğün ve yeteneklerin gerçek anlamda parıldayacağı bir dünyaya ulaşmak için bunun içinden geçmek zorundaydık.
Bert Archer
Eşcinselliğin sonu
ve Heteroseksüelliğin Ölümü
sf. 110
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder