İNTİHAR


Ben, nihilizmimin en karanlık derinliklerinde bile yalnızca nihilizmi aşmanın yollarını aradım.


Kendimde en temelli olan şeyin ne olduğunu aradığım zaman bunun bir mutluluk tatmak isteği olduğunu gördüm. Benim yazılarımın kökünde yok edilemeyen bir güneş ışığı vardır.


Eğer hayata karşı işlenmiş bir günah varsa o da öteki dünyadaki umuda bu dünyadaki umutsuzluktan daha çok bağlanmaktır; bu durum insanı bulunduğu yerin ve şimdinin zorunlu güzelliklerinden alıkoyar. 


Ben bu rüzgarım, bu rüzgarın altında duran bu sütunlarım ve kemerim. Bu ısı veren döşeme taşlarıyım ve yıkılmış kenti çevreleyen solgun dağlarım. 


Ölüm karşısında duyduğum tiksinti yaşam kıskançlığından geliyor.


"Saçma ona razı olmadığımız ölçüde anlamlıdır."

Camus başkaldırmaya başlangıçtan karar vermiştir, onun için intiharı yadsıyacaktır. Camus'nun intiharı yadsıması, onun hayat özlemi, saçma ile bir dereceye kadar yapılmış bir uzlaşmadır. 

Hayatın saçmalığına varmak bir son değil, sadece bir başlangıç olabilir.


 İntihar olsa olsa genel bir geçerlikten uzak özel bir cevaptır! İntihar saçmayı yok etmek için başvurulan bir yol olsa bile bir çürütme yolu hiçbir zaman olamaz. Camus, Düğünler'de önce çekinerek ortaya attığı yaşamın anlamı olmadığı yargısı ile yaşamaya değmediği kararı arasında bir ayrılık gözetilmesi gerektiğini düşünür. Varlıkta bir anlam aramaya çalışan eylemin karşısında hayatın sadece saçma olabileceğini söylemenin — Camus’nün mantık anlamında -— elbette bir gücü vardır. İntihar saçmaya boyun eğmektir, saçmanın onaylanmasıdır, ama bu davranış başlangıçta saçmayı doğuran şaşırmış durumdaki dayanma ve karşı koyma gücü ile uzlaşamaz. Bu demektir ki intihar saçma ile bir çatışma olabilir, ama saçmanın çözümü olamaz. Sonra intihar saçmayı ortadan kaldırmak şöyle dursun onu uygular ve yoğunlaştırır. Ölüm önce de gördüğümüz gibi saçmanın yönlerinden biridir. İntihar ise isteyerek atılan bir adım ve ölümün önceden görülmesidir. Oysa saçmanın insanda yarattığı başkaldırma kısmen ölüm olayına karşı bir başkaldırmadır. Bu çeşit bir başkaldırma insanı intihar yoluyla bile bile kendini ölüme atması şeklindeki başkaldırma ile uzlaşamaz. ölüme mahkûm -bir insanın doğal duygusu hayatı daha yoğun olarak yaşamak istemek olur. Ve bilinmeyen bir suç için metafizik olarak mahkûm edilmiş bir insanın kendi felâketini hazırlaması mantıksal değildir. Camus, intihar eden bir insanla ölüme mahkûm bir insanın durumları tastamam birbirinin tersidir, derken herhalde bunu söylemek istiyor.


*
John Cruıckshank
Albert Camus ve
Baskaldırma Edebiyatı

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder