Giocometti'nin Köpeği



Derin bir yalnızlık duygusu!..

 Sizi terkedip gitmeyen ve hep sizde kalan... Bir sokağın ortasında hızlı hızlı ilerlerken, insanların nefeslerinin bir vızıltı gibi suratınızı yalayıp geçtiği ve kendi yaralı yanlarına çekildikleri yalınlıkta... Ağır aksak bir tını gibi uzaklaşan bedenlerin ve tüm görüntüleri emen sihirli bir  aralıkta, bir köşebaşında boynunu bükmüş, sıska ve aylak bir köpek, ayak sesleriyle başınızı döven ve yalnızlığın paydasında bütünleştiğiniz Giacometti'nin köpeği... Her ne kadar başta, yoksullukla yalnızlığın göstergesi olması istenmişse de, bacak eğrisinin, belkemiği eğrisini karşıladığı düşünülürse, bu köpek  sanki uyumlu bir paraf gibi çizilmiş, ancak bu paraf en yüce yalnızlık övgüsü olmuş gene. Giacometti o köpeğin kendisi olduğunu söyler. Bir keresinde sokakta kendimi böyle gördüm der, köpek olarak!..

J.Genet

*

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder