Çarmıhtakine karşı, Sade



 Ey İsa, sahtekarların prensi,
en soylu zevklerimizin hırsızı!

Beni dinle!

O bakirenin göbeğinden sürünerek
çıktığın günden beri tek yaptığın

Sorumluluklarından kaytarmak
ve sözlerini tutmamak oldu!

Biz asırlarca bekledik,
ama sen sessizliğini korudun!

Kurtuluş vaat ettin, ama tek
bir ruhu bile kurtarmadın!

Seni canavar, sen ki
yaşamı zalimlikle yarattın

Ve onu bütün günahsız
ruhlara zorunlu kılarak,

Bilinmeyen bir güç adına,
"İlk günah" ile bizi lanetledin

Sırf, yine aynı otorite
adına bizi cezalandırmak için.

Günah çıkarmanı istiyoruz!
Bize yalan söylediğini itiraf et!

İğrenç ve affedilemez
günahlarını itiraf et!

Etine daha derin ve yeni çiviler çakıp

Alnına daha sivri dikenlerden taç yapacağız

Ta ki kabuk bağlamış
yaralarından kan fışkırana kadar!

Uğruna bu kadar kan dökülmüş olan,
değersiz varlık

İnsanın aptalca umut ve korkularının yarattığı
bir hayal ürününden başka bir şey değilsin.

İnsanoğluna işkence
etmek için varsın sadece!

Ne çok acıdan sakınırdık
Sileni (2005, Jan Svankmajer)

Adını haykıran ilk aptalı
boğazlayıp öldürmüş olsaydık.

Göster kendini! Haydi,
sana küfrettiğim için beni cezalandır!

İhtişamını küçümsüyorum!
Cömertliğini hor görüyorum!

Mucizeler yarattığını iddia ediyorsun,

öyleyse şimdi görelim bir tanesini!

Tanrı, eğer varsan,

bize görün!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder