seropozitif




Samy arada sırada bende uyumaya geliyordu. Karşılıklı tatmin oluyorduk, ben onu emiyordum, bazen de o beni emiyordu. Ağzıma boşalıyordu ben de gidip spermlerini lavaboya tükürüyordum.


Banyonun ışığını açıp aynada yüzüme baktığımda Parisli, çökmüş bir kokain tutkununun uyuşturucusuna sarıldığı gibi sekse yapışmış, gri bir yüz görmüyordum: Duvarların portakal rengi boyası ona altınımsı bir ton veriyordu. Ama sol kolumdaki mor çürük şişiyordu. Ona inanmayı reddediyordum.

Birbirimizin içine girmiyorduk. Ama bu ona seropozitif olduğumu söylediğim ve dikkat etmemiz gerektiği için değil, istemediğimiz içindi; o hiç aldırış etmiyordu.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder