Deniz, Tanrısallık

Deniz, Tanrısallık.

Dünyanın yaratılışında, yağmurlar yüzyıllar boyunca kesintisiz
bir biçimde yağar.

Yaşam denizde doğmuştur ve yaşamın ilk hücreden ilk deniz varlığına ulaştığı eski zamanlar boyunca, hayvansal ve bitkisel yaşamın bulunmadığı anakara, büyük bulutların hızla geçen
gölgelerinden ve okyanus haznesindeki suların yarışından başka hiçbir hareketin olmadığı çok büyük bir sessizliğin ortasında yağmurun ve rüzgarın gürültüsüyle dolu bir taş ülkesinden başka
bir şey değildi.

Milyarlarca yıl sonra ilk canlı varlık denizden çıktı ve anakaraya ayak bastı. Bir akrebe benziyordu. Bu, üç yüz elli milyon yıl önceydi. Uçan balıklar, yumurtalarını hu derin çukurlarda gizlemek
için deniz altındaki oyuklarda yuvalanırlar.


Sargasses denizinde, iki milyon yosun. Büyük kırmızı deniz anası, ilkin bir yüksük kadarken, ilkbaharda bir şemsiye kadar genişliyor. Uzun dokunaçlarını sürükleyerek ve onunla birlikte yer değiştiren yavru morina balığı gruplarını şemsiyesi altında koruyarak düzenli devinimlerle yol
alıyor.

Görünmez bir sınırı geçerek kendi yaşam alanından daha yukarıya çıkan balık, patlar ve suyun yüzeyine düşer.

Derindeki mürekkep balıkları, yüzeyde yaşayanların tersine ışıklı bir mürekkep yayıyorlar. lşığın içinde saklanıyorlar.

Anakara, denizin üstündeki ince bir tabakadan başka bir şey
değildir. Bir gün okyanus egemen olacak.

*
Albert Camus
Defterler

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder