"Yalnızca zamanın geçişiyle şafağa ulaşılamaz. Gözlerimizi kör eden ışık bizlere karanlıktır. Sadece uyanık olduğumuz o gün, şafak atar. Doğacak daha çok gün var. Güneş sabah yıldızından başka bir şey değildir."
SON
Sabaha ve bahara bir övgü olan Walden bu sözlerle son buluyor.
SABAH:
"Sabah benim uyanık olduğum zamandır ve benim içimde de bir şafak barınır. Manevi reform uykudan kurtulma çabasıdır. Eğer insanlar uyuklamıyorsa, günlerine dair verdikleri hesap neden bu kadar kötü? Böylesine kötü hesapçılar değiller. Mahmurluk tarafından alt edilmiş olmasalardı bir şeyler yapmış olurlardı. Fiziksel çalışma için yeterince uyanık olan milyonlar var, fakat etkili ve düşünsel bir gayret için yeterince uyanık olanlar milyarda bir çıkar; şiirsel ve ilahi bir hayat içinse yüzlerce milyon arasından yalnızca bir kişi çıkar. Uyanık olmak demek canlı olmak demektir. Tamamıyla uyanık biriyle hala karşılaşmış değilim. Yüzüne nasıl bakabilirdim ki?
Yeniden uyanmayı ve kendimizi uyanık tutmayı öğrenmeliyiz; mekanik aletlerle değil, en derin uykumuzda bile bizi yüzüstü bırakmayan sonsuz bir şafağın ümidiyle."
*
Esnek ve güçlü düşüncesi güneşe ayak uyduran biri için gün, ebedi bir sabahtır.
Günün en unutulmaz mevsimi olan sabah uyanma saatidir. O zaman içimizde en az uyku hali vardır; ve en azından bir saatliğine, günün ve gecenin geri kalanında uyuyan bir parçamız uyanır ... Tüm unutulmaz olaylar, söylemeliyim ki, sabahleyin ve sabah atmosferinde gerçekleşir. Vedalar: “Tüm zekalar sabahla uyanır."
Erken kalkma alışkanlığını geliştirin. Başı ayaklarla aynı hizada tutmak akıllıca değildir.
Sağlığınızı sabah ve ilkbahardaki sempatinize göre ölçün. Sizde doğanın uyanışına bir yanıt yoksa - sabahın erken saatlerinde yürüyüş yapma ihtimali uykunuzu kaçırmıyorsa, ilk mavi kuşun uğultusu sizi heyecanlandırmıyorsa - hayatınızın sabahının ve baharının geçmiş olduğunu bilin. Böylece nabzınızı hissedebilirsiniz.
Sabahın erken saatlerinde yürüyüş, bütün gün için bir nimettir.
*
Sabah havası! İnsanlar bunu günün başında kaynağından içmeyecekse, bu dünyada sabah vaktine abone biletlerini kaybetmiş olanlar yararlansın diye birazını şişeleyip dükkanlarda satmalıyız. Ancak unutmayın, sabah havası en serin kilerde bile öğlene kadar durmayacak, bir an önce şişesinden kaçıp şafak vaktinin batıya giden adımlarını takip edecektir. Juno'yla yabani marulun kızı, Jüpiter'in kadeh taşıyıcısı olan, tanrılara ve insanlara gençliğin kuvvetini geri verme gücüne sahip olan Hebe'ye tapıyorum. Muhtemelen dünya üzerine gelmiş, tümüyle sağlam durumda, sağlıklı ve zinde tek genç hanımdı ve gittiği yerlere bahar getirirdi.
Sadece güneşin doğuşunu ve şafağı değil, eğer mümkünse Doğanın kendisini beklemek!
Doğru, hiçbir zaman güneşin doğuşuna yardım etmedim; fakat, hiç şüphesiz, güneşin doğuşuna yardım etmek güneşin doğuşuna tanıklık etmenin yanında gayet önemsiz kalır. Birçok sonbahar -ve evet, kış gününü kasabanın dışında rüzgarı dinlemeye, söylediklerini duymaya ve taşımaya çabalayarak harcadım. Neredeyse tüm sermayemi bu yolda harcadım, pazarlık yaparken nefesimi tükettim, rüzgara karşı koştum. Diğer zamanlar ise yeni bir şeyler görmek için bir tepe veya ağaçtan etrafı gözledim, bir şeyler yakalarım umuduyla akşamları tepe başlarında göğün yere düşmesini bekledim ve dünyanın bilgeliği yeniden güneşe karıştı.
*
Kendini her gün tamamen yenile; bunu yeniden yap ve yeniden ve yeniden, sonsuza kadar."
Bunu anlayabiliyorum. Sabah destansı çağları geri getirir. Güzel bir bahar sabahında tüm insanların günahları bağışlanır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder