A 604


"Portreler dizimi sürdürüyorum... Hala insanla ilgileniyorum... bu kez birer birer... Ozanların çoğu basbayağı deliydi... Kapatılmadılarsa, bu biraz da rastlantı eseri... Atılla Jozsef (A 604). Annesi çamaşırcıymış. Şizofrene yakalanmış. Çok genç yaşında intihara kalkışmış, hem de birkaç kez. Daha on yedi yaşında, üçüncü kez intihar etmeye çalışmış. Başını rayların üstüne koyup sesini duyduğu treni beklemiş. Bir sokak serserisi gelmiş: 'Ne yapıyorsun yahu burada? - Görmüyor musun, treni bekliyorum! - Kalk kalk, tren gelmeyecek: Buradan birkaç kilometre uzakta başka bir adam kendini onun altına attı!” ...

"32 yaşında yeniden denemiş, ama bu kez becermiş kendini öldürmeyi. Kızkardeşlerinin evinde tatildeymiş. Keyfi yerindeymiş, çocuklarla şarkılar söylüyormuş, yemekten önce şöyle bir dolaşmak için dışarı çıkmış. Derken gara yönelmiş. Biri onu garda duran trene koşarken görmüş. İki elini rayların üstüne koymuş, sonra katar harekete geçince de başını vagonlardan birinin tekerleklerinin altına sokmuş. Kızkardeşleri trenin düdüğünü duyduklarında bir şey olduğunu sezer gibi olmuşlar, içlerinden biri gara koşmuş... Tren cesedi on beş metre kadar sürüklemiş, bir yanda kopmuş bir el. diğer yanda baş. parçaları toplamışlar ve garda bir masanın üstüne koymuşlar... Efsane bu ya, cesedi saracak örtü yokmuş, bu yüzden bir Macar bayrağını indirip onun üstüne atmışlar. Büyük bir ulusal ozana dönüşmüş böylece. Onu kendisinin sevdiği ozan ve sanatçılarla resmediyorum Endre Ady. François Villon. Bela Bartok...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder