Rene Magritte gerçeküstücü bir ressam. Giderek "Çoğaltılması Yasaktır" usdışı, usötesi, düşlemsel yanları ağır basan bir resim olarak tanımlanabilir.
Resimi yüzünde gördüğümüzü bir ayna olarak algılayabiliriz; soyut, başdöndürücü, korkunç bir ayna olarak. Aynanın altından, bitim yerinden başlayan çıkıntının üzerindeki kitap da, neredeyse bunu doğrulamak için resimde bulunuyor: Açıkça gördüğümüz gibi Edgar allen Poe'nun "Arthur Gordon Pym'nın Serüvenleri" adlı masalsı kitabı, çıkıntının üzerinde duran.
Çoğaltılması Yasaktır'a baktıkta, daha somut olarak söyleyebilirsek, gördüğümüz: Sırtı bize dönük bir adam ; aynı adam: Aynı görüntü
Aynaya bize sırtı dönük olan kişinin yüzü yansıyacakken gene sırtı yansıyor: Yansıyan yansıtanın karşılığı değil.
Ya da aynada, sırtı dönük bir kişi gördüğümüze göre, yüzü bize dönük olmalıydı; öyle olmamış oysa: Gene sırtını görüyoruz bu kişinin: Yansıtan yansıyanın karşılığı değil.
Denklemin bu yeni biçimi yansıma olayını olumsuzluğa götürüyor: Aynanın olmadığına, ya da öznenin karşısında durmadığına varabiliriz.
Yeniden toplarsak: Bir yansıtan var elimizde, sırtı bize dönük kişi. Resmin kuruluşunu izlersek, kuşkuya yer yok: Bir aynanın karşısında duruyor. Bir de yansıyan buluyoruz aynanın içinde, yansıtanın karşılığı olmayan.
İşte buraya Valery'nin "La Jeune Parque"a söylettiği tümce çıkarılıyor:
Je me voyais me voir / Kendimi gördüğümü görüyordum.
Resimi yüzünde gördüğümüzü bir ayna olarak algılayabiliriz; soyut, başdöndürücü, korkunç bir ayna olarak. Aynanın altından, bitim yerinden başlayan çıkıntının üzerindeki kitap da, neredeyse bunu doğrulamak için resimde bulunuyor: Açıkça gördüğümüz gibi Edgar allen Poe'nun "Arthur Gordon Pym'nın Serüvenleri" adlı masalsı kitabı, çıkıntının üzerinde duran.
Çoğaltılması Yasaktır'a baktıkta, daha somut olarak söyleyebilirsek, gördüğümüz: Sırtı bize dönük bir adam ; aynı adam: Aynı görüntü
Aynaya bize sırtı dönük olan kişinin yüzü yansıyacakken gene sırtı yansıyor: Yansıyan yansıtanın karşılığı değil.
Ya da aynada, sırtı dönük bir kişi gördüğümüze göre, yüzü bize dönük olmalıydı; öyle olmamış oysa: Gene sırtını görüyoruz bu kişinin: Yansıtan yansıyanın karşılığı değil.
Denklemin bu yeni biçimi yansıma olayını olumsuzluğa götürüyor: Aynanın olmadığına, ya da öznenin karşısında durmadığına varabiliriz.
Yeniden toplarsak: Bir yansıtan var elimizde, sırtı bize dönük kişi. Resmin kuruluşunu izlersek, kuşkuya yer yok: Bir aynanın karşısında duruyor. Bir de yansıyan buluyoruz aynanın içinde, yansıtanın karşılığı olmayan.
İşte buraya Valery'nin "La Jeune Parque"a söylettiği tümce çıkarılıyor:
Je me voyais me voir / Kendimi gördüğümü görüyordum.
Enis Batur
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder