Günlük

16 Aralık 1910

Günlüğü artık bırakmayacağım. Sımsıkı tutunmam gerekiyor ona, çünkü günlükten başka tutunacak bir şey yok.
Şu andaki gibi zaman zaman içimde beliren mutluluk duygusunun nedenini açıklayabilsem bir! Gerçekten kabarıp köpüren bir şey bu; hafif ve hoş bir ürpertiyle benliğimi baştan aşağı dolduruyor ve yokluğuna her an, hatta şimdi bile tam bir kesinlikle kendimi inandırabildiğim güçlerin içimde varlığına beni inandırmaya uğraşıyor.



23 Aralık 1911

Günlük tutmanın sağladığı avantaj, insanı aralıksız yenilgiye uğratan değişimlerin yatıştırıcı bir açıklıkla bilincine varmaktır. Genel olarak da inanılır bu değişimlere, sezilir ve varlıkları itiraf edilir, ama böyle bir itirafla umut ve huzura kavuşmak söz konusu oldu mu, bilmeden yadsınırlar hep. Günlük, bugün bize katlanılmaz gelen durumlarda bile yaşandığının, çevreye göz gezdirildiğinin ve gözlemlerin kayda geçirildiğinin, yani bu sağ elin bir vakit şimdiki gibi kullanıldığının belgelerini taşır kendisinde. Hani Günlük'e bakarak bir zamanki durumumuzu bütünüyle görebilir, şimdi eskisinden daha çok bilgiyle donandığımızı anlarız; ne var ki, bu konuda tam bir bilmezlik içinde yaşamamıza karşın, bir zamanki girişimlerimizin pervasızlığını şimdi daha çok takdir etmeden duramayız.



25 Şubat 1912

Bugünden başlayarak Günlük'e sımsıkı sarılacağım. Düzenli yazacağım artık. Kendimi koyvermeyeceğim. Bir yerden beni kurtaracak bir el uzanmasa bile, her an böyle bir kurtuluşa layık olmaya çalışacağım. Aile bireylerinin toplandığı masada bu akşamı tam bir ilgisizlik içinde geçirdim; sağ elim yanı başımda iskambil oynayan  kız kardeşimin sandalyesinin arkalığındaydı; sol elim hafifçe kucağımda dinleniyordu. Zaman zaman mutsuzluğumun bilincine varmak istedim, ama pek başardığım söylenemez.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder