...uyumsuz insan için açıklamak ve çözmek değil, duymak ve betimlemek söz konusudur artık. Her şey açık görüşlü ilgisizlikle başlar.
Betimlemek, işte uyumsuz bir düşüncenin son tutkusu budur.
...
Uyumsuz bir yapıtın olanaklı olabilmesi için, düşüncenin en açık biçimi altında ona karışmış olması gerekir. Ama aynı zamanda da orada hiç belirmemesi, belirince de düzenli us olarak belirmesi gerekir... Gerçek sanat yapıtı her şeyden önce "daha az" söyleyendir... Uyumsuz sanatçı için sorun "yapabilmeyi" aşan bir "yaşayabilme" kazanmaktır. Burada yaşamanın düşünmek olduğu kadar da duymak olduğu anlaşıldığına göre, bu iklimde büyük sanatçı bir büyük yaşayıcıdır. Yapıt, bir düşünce dramını cisimleştirir... Anlatım düşüncenin bittiği yerde başlar.
(Le mythe de Sisyphe)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder