Buda'nın Öğretisi - Thich Nhat Hanh



Nirvana, tüm sanıların kalkmasıdır. Doğum bir sanıdır, ölüm bir sanıdır, varolma bir sanıdır, varolmama bir sanıdır- Günlük yaşamın göreceli gerçekliğidir bu... Nirvana sona erme anlamına gelir, her şeyden önce düşüncelerin sona ermesidir. -doğum ve ölüm, varolma ve varolmama, tek ve çok düşüncelerin sona ermesidir. Tüm bunlar acı çekmeye neden olur. Nirvana hedefsizliktir. Nirvana kendimize dönmek ve doğamızla temas etmektir.



DÖrt yüce gerçek:

1. Dünya, maddi ve manevi acılarla doludur.

2. İnsan, arzularına fazla bağlanması yüzünden acı çeker.

3. Bu nedeni -yani bağlılığı- ortadan kaldırarak acılardan kurtulmak mümkündür.

4. Nedeni ortadan kaldırmak için Sekiz basamaklı yol adı verilen ve insanı doğru davranış ve düşüncelere yönelten bir kılavuz vardır.



Yaşam ıstıraplarla doludur; ıstıraplar arzulara bağlılıktan doğar; bu bağlılık sona erdiğinde ıstırap diner; hayattaki acıları yenmek için sekiz basamaklı yol'u izleyin. Bunun temel adımı ise meditasyondur.

Sekiz basamaklı yol kişiyi bilgelik (doğru görüşler, doğru amaçlar), erdem (doğru konuşmak, doğru davranmak, doğru yaşamak) ve zihinsel disipline (gayret, düşüncelilik, konsantrasyon) yönelten bir ahlak pusulasıdır.

Buda'nın öğrendiği ilk dersi, zihninizi dinginleştirmeyi öğrenin. Bundan sonra eylem kendiliğinden gelir zaten.



*


...meditasyon, kişinin kendi nefes alıp verişine odaklanmasıyla başlar. Her soluk alıp verişinizde bilinciniz daha da yoğunlaşır. Nefes aldığınızda... bedeninizdeki ve dikkati en çok dağıtan organ olan beyninizdeki duyumsamaları gittikçe daha çok fark edersiniz. Nefes verdiğinizde...bedeninizdeki gerginliğin gevşediğini hissedersiniz ve dağılan dikkatinizi yeniden nefesinize odaklamaya çalışırsınız. Nefes aldığınızda...soluduğunuz hava burnunuzun ucunu gıdıklar. Nefes verdiğinizde... dizinizdeki uyuşma hafifler, zihniniz hala sağa sola kaymaktadır. Nefes alınca...acaba ben bu zamanı daha faydalı bir şey yaparak mı harcamalıydım? Nefes verince...o son cümledeki "ben" kim acaba? Yavaş yavaş, gittikçe daha incelikli biçimde bazen acı çekerek, bazen neşeyle ama sonunda kesinlikle Buda'nın fark ettiği şeyin bilincine varırsınız.

O, "Ne düşünüyorsak oyuz" demişti. 

...


 Eski bir atasözünü değiştirirsek... 'Herhangi bir şey yapacağına öylece otur.'

Zen öğretisinde bir adamla atı hakkında bir hikaye vardır. At dört nala koşmaktadır ve ata binen adam önemli bir yere gidiyormuş gibi görünür.Yolun kenarında duran başka bir adam bağırır, "Nereye gidiyorsun?" ve at üstündeki adam yanıtlar, "Bilmiyorum, Ata sor!" Bu aynı zamanda bizim hikayemizdir. Bir ata biniyoruz ve nereye gittiğimizi bilmiyoruz ve duramıyoruz. At bizi çeken alışkanlık enerjisidir ve biz güçsüsüzdür. Her zaman koşarız ve bu bir alışkanlık haline gelmiştir. Sürekli mücadele ederiz, uykumuzda bile. Kendi içimizde savaştayızdır ve başkalarıyla da kolayca savaşa girebiliriz.

Durdurma sanatını -düşüncemizi, alışkanlık enerjilerimizi, unutkanlığımızı, bizi yöneten güçlü duyguları- durdurmayı öğrenmeliyiz...(...)





Yaşamı gerçekten olduğu gibi görmek.Bir yaşam felsefesi olarak Buda'nın sözleriyle "Dünya'yı kendi düşüncelerimizle yaratırız."

 ( Thich Nhat Hanh'ın Buda'nın Öğretisi adlı kitabından)



***


Dalay Lama'ya birkaç soru....



Zor zamanlarda hangi bilgi avuntu sağlar?

Buda'nın öğretisine göre ben kendimin ustasıyım; her şey bana bağlı. Anlamı şudur: Sevinç ve acı, kendi erdemli ya da ahlaksız hareketlerimizden doğar; dışarıdan değil, içeriden geliyor.


Ölüm size ne ifade ediyor?

Ölümü istemeyiz, tam da bu yüzden insan eskiden beri gerek dini sistemlerin içinde gerek dışında onunla uğraşmıştır. Buda'nın öğretilerinin ilki Dört soylu gerçekten söz eder, bunların ilki acı çekmektir. Acı çekmenin farkına varmak önemlidir. Acı çekmenin farkına varılırsa, nedenleri araştırılıp bulunabilinir ve ona karşı durulabilir. Ölüm üzerine düşünmek yalnızca bu hayata ait yüzeyselliklerle meşgul olmayı bırakmamızı sağlar.

En sevdiğiniz alıntı nedir?

"Yaptığım her şeyde kendi ruhumu gözden geçiririm ve ruhumu bulandırıp beni ve başkalarını tehlikeye atan düşünce ve duygular ortaya çıkar çıkmaz, kararlılıkla onların karşısına dikilirim."(1054-1123 yılları arasında yaşamış Geşe Langri Thangpa'nın kaleme aldığı Ruhun dönüşümü üzerine sekiz kıtalık metin'den.)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder