Baudelaire ve Melankoli


Baudelaire daha ilk denemelerinden itibaren melankoli konusunda epeyce doluydu: Kişisel olarak deneyimi vardı ve uzun bir geleneğin kavramı yorumlamak amacıyla işbaşına geçirdiği retorik
ve ikonolojik kaynakları biliyordu. Baudelaire 1843 yılına doğru Sainte-Beuve'e yazdığı şiirde, "uzak geçmişindeki bir kitabın etkisini", kendi kullandığı sözcükle, "içmeye" olan maharetini gösterir.
Lise yıllarındaki "sıkıntıların" dile getirilişi alegorileşmiş Melankoli'nin sahneye çıkması için iyi bir kışkırtmadır, ayrıca Diderot'nun rahibe'sine yapılan gönderme bizzat alegoriyi edebi olarak alegorileştirir: Görülen beti, manastırın duvarları arkasında en berbat azaplara maruz kalmış, başka bir tutsak gencin kurgusal betisidir. Lise, manastır: Kapalı yer melankolisinin iki örneğidir bu:





Yazdı, eriyordu kurşunlar çatılarda,
Yosun tutmuş koca duvarlar hüzün soluyordu
[ ... ]

 Esin perisi sarılır bütün gün
Bir çan kulesinin penceresine;
Melankoli, her şey uykudayken, öğle vakti,
Dayamış elini çenesine, bir koridorun ucunda,
Rahibe'den daha kara ve mavi gözü
Herkesin açık saçık ve acı dolu hikayesini bildiği
-Ağır aksak adımlarıyla erkenden sürükler sıkıntıları,
Ve alnı gecenin uyuşukluklarıyla hala nemli




"Çeneye dayanmış el", bildiğimiz gibi Panofsky, Saxl ve onları izleyenlerin çok sayıda belge üzerinden incelediklcri simgesel duruştur· Öğlen saati demonun ve azmış acedia'nın (ruhsal uyuşukluk,) saatidir. Apaçık bir zafer kazanmış ışığın düşmanına meydan okuduğu saattir; akıldan hiç çıkmayan teyakkuz halinin uykuya yenilip tehlikeye düştüğü saat. Melankolik kişi tamamen
durağan olmadığında, yavaştır, ağırdır, bunlar onun daimi sıfatlarıdır. Baudelaire'in şiirinde
"yavaşlayan adımlar" deyişi hem bu geleneksel imgeyi yeniler hem de şairin Suzanne Simonin'in (Diderot'nun Rahibe'si) ayaklarını, işkencecilerin ayakları altına serdikleri cam parçalarıyla yaralanmış o ayakları unutmadığını gösterir ... Çan'a gelince, Dürer'in gravüründc görülen çanı dü§ündürür, ama aynı zamanda dördüncü "Spleen"de "çılgınca sallanan" çanları haber verir.

Jean Starobinsky

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder