tahitian woman-1894 |
Yıldızların aydınlattığı açıklıkta kızların bir ileri bir geri hareket ettiklerini görüyordu. Ruhunun, kendi ruhunun tâ derinliklerinden hafif, harikulâde bir müziğin yükseldiğinin de farkındaydı. Sonra tamamiyle fantaziyle dolu bir dünyaya girdi. Burada kadınlar ideal güzelliktelerdi. Canlı, sembolik ve soyut bir cinsiyetleri vardı bu kadınların. Fizikî aşkın en yüksek şekliydi bu. Vücutlar ağırlıklarından sıyrılmışlardı, hiç bir gayret göstermeden sevişiliyordu. Bunda tıpkı erotik bir rüya hali vardı. Fakat Gauguin’in şimdiye kadar gördüğü rüyaların hepsinden de etkiliydi. O artık Paul Gauguin değildi. Hayır ressam sadece erkekti, erkekliğin ruhuydu. Seviştiği kız ise kutuplardaki tepecikler gibi isimsizdi. O sadece kadındı. Kadınlığın ruhu...
*
Altın Vücutlar
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder